Türkiye’de Para Politikası ve Banka Kârlılığı: Fourier Yaklaşımından Kanıtlar
DOI:
https://doi.org/10.20491/isarder.2025.2106Anahtar Kelimeler:
Finansal Piyasalar- Makro ekonomi- Para Politikası- BankalarÖzet
Amaç – Bu araştırmanın amacı, 2008 yılında yaşanan küresel kriz sonrası Türkiye’de uygulanan para politikalarının, Türk bankacılık sistemindeki kârlılıklara etkisinin incelenmesidir.
Yöntem – 2011-2024 dönemi çerçevesinde aylık veriler ile Türkiye’de faaliyette bulunan yabancı sermayeli, kamu sermayeli ve özel sermayeli olmak üzere toplam 53 bankanın verileri ile analizler yapılmıştır. Çalışmada Fourier ARDL (FARDL) test yöntemi kullanılmıştır. FARDL ile kısa ve uzun dönemli ilişkiler tahmin edilmiştir.
Bulgular – Para politikası uygulamalarını temsil eden değişkenler (ağırlıklı ortalama fonlama maliyeti ile geniş para arzı) ile banka kârlılığı arasında negatif bir ilişki bulunmaktadır. Faizler ve para arzı arttığında bankacılık sektöründe kârlılıklar düşmektedir.
Tartışma- Uzun dönem katsayılar değerlendirildiğinde; TCMB fonlama maliyeti (AOFM), para arzı (M3), mevduat/aktif oranı (M) ve takipteki alacak oranı (A) değişkenlerinin, banka kârlılığı (ROA) üzerinde anlamlı ve negatif etkileri saptanmıştır. Öte yandan, sermaye yeterliliği (S) ve enflasyon (TUFE) değişkenleri banka kârlılığını anlamlı ve pozitif etkilemektedir. Sanayi üretim endeksi (SUE) uzun vadede istatistiksel olarak anlamlı bir etkiye sahip değildir. Hata düzeltme modeli (ECM) bulgularına göre her kısa dönemde uzun dönem dengesine yaklaşıldığını ve modelin eşbütünleşik ve istikrarlı olduğu görülmüştür. TCMB’nin faiz politikaları, bankaların kredi mârjlarını ve dolayısıyla kârlılığını doğrudan etkilemektedir. Uzun vadede fonlama maliyetlerinin yüksekliği, bankaların sürdürülebilir kârlılığını olumsuz etkilemektedir. Bu bağlamda, piyasa istikrarı sağlanarak faiz oynaklığı azaltılmalı ve uzun vadeli finansman araçları teşvik edilmelidir. Para arzındaki genişlemeler, hem kısa hem uzun vadede banka kârlılığı üzerinde olumsuz etki yaratmaktadır. Bu nedenle likidite bolluğunun verimli alanlara yönlendirilmesi, düşük verimli kredilerin sınırlandırılması ve daha etkin portföy yönetimi kârlılığın sağlanması için önemli olduğu görülmektedir.
İndir
Yayınlanmış
Nasıl Atıf Yapılır
Sayı
Bölüm
Lisans

Bu çalışma Creative Commons Attribution-NoDerivatives 4.0 International License ile lisanslanmıştır.